Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ninni nedir? ninnilerin tasnifi, ninnilerin sınıflandırılması ve Yozgat yöresinde ninniler üzerine...

Ninni nedir?  Tasnifi ve sınıflandırılması      Ninni ; Anne  ile  çocuğun  ahengini ,birliğini ,yakınlığını ve  uyumunu  sağlayan  ninniler tarih boyu  hemen her  toplumda  var olmuş müzik değeri  taşıyan  edebi  örneklerdir. Ninni  sözü, Divan’ ü Lügati ‘t-Türk ’te ”balu  balu “sözü ile karşılanmış ve bu kelimeye ; “ Kadınlar beşikte çocuğu uyutmak için söylerler.”karşılığı verilmiştir .Amil Çelebioğlu  : “En az  iki –üç  aylıkken üç dört  yaşına  kadar  annenin çocuğuna,onu  kucağında ,ayağında  veya beşikte  sallayarak  daha çabuk ve kolay  uyutmak için yahut ağlamasını susturmak için hususi bir  beste  ile söylediği ve o andaki halet-i rubiyesini  yansıtır mahiyette ,umumiyetle  mani türünde  bir  dörtlükten  meydana  gelen bir çeşit  türkülerdir “ demiştir . Ali Berat Alptekin ise : ”Ağlayan çocuğu susturmak veya uyku saati gelen çocuğu  uyutmak için anne kucağında , dizinde veya beşikte söylenen  ezgilerdir “.Doğan Kaya’ ya göre “ uyutulmaya çalışılan  çocuğa veya çocuğu hoplatı
En son yayınlar

Yozgat yöresinde memorat

Yozgat Yöresinde Dilden Dile Söylenen Memoratlar Dersimi almış da ediyor ezber  Sürmeli gözlerin sürmeyi neyler  Bu dert beni iflah etmez del eyler  Benim dert çekmeye dermanım mı var .                                                                                Yozgat denince akla ilk gelen Sürmeli Bey hikayesidir.Bu hikayeye göre ;Bozok  yaylasında otlayan sürülerden birine de Sürmeli Bey adında bir Türkmen yörüğü otlatırdı .Halk tarafından sevilenbu yanık sesli halk ozanı,elinde kavalı,sırtında sazı,Yozgat ‘ ta  Akdağmadeni ormanları içerisinde sürülerini otlatır ,bazen yüksek koruluğun eteğine  oturur ,bazen sazını çalar , bazen de kavalını öttürür.Gönlünün sultanını düşünür.O sultan ki güzelliği Bozok yaylasına yayılmış. Ahu gözlü,ay yüzlü bir dilberdir.Babası bir Türkmen Beyi imiş .Çok öfkeli ve kötü bir adamdı .Sürmeli Bey,ailesini salarak babasından sevdiğini istetir.Mağrur  adam ,kızını bir çobana vermek istemez .Sürmeli Bey ,bir türlü ağanın gönlünü yapamaz .Üzüntüsünden sü

Yozgat yöresinde; Atasözleri, deyimler ve özlü sözler

Yozgat yöresinde ; Atasözleri , deyimler ve özlü sözler...(•‿•) Yozgat Yöresinde Atasözleri  :  Sel gider,kum kalır. Eşeğin canı yanarsa atı geçer. Şubatın arpası ,martın körpesi  Uzaktan davulun sesi , goygun gelir . Dek duranın devesi ölmez . Devenin dişi avradın yaşı sorulmaz.  Sahla zamanı ,gelir zamanı . Eşek tavlanmakla yola gelmez . Islık eşeğin yaylasıdır.  Baskısız yoncayı el alır . Açma  kutuyu ,söyletme  kötüyü. Davar ;  kömünü  itsiz ,sahibini etsiz  bırakmaz. Yozgat  Yöresinde  Söylenen  Deyimler :  Maya süte katılır, ayrana katılmaz. Oğlan dayıya kız bibiye çeker . Sapı çok, denesi yok. Ölü eşek  nallı olur. Uzaktan gelenin eline bakarlar . Yine bohçanı açtırma bana . Yüz verdik astar isteme . Leblebiden nem kapar. Çapanoğlunun abdest suyu. Ardıç kadı ,çam müftü . İşin içinden çapanoğlu çıkar . El içinde vasiyet ettik ,ölmezsek olmaz. Dana papuç yiyor bunda bir iş var . Bir köyü eşeğe bindirir,üstüne de kendisi biner. Bir beziden iki ekmek çıkmaz. Dört diyor dokuz diyor ,

BEŞİR AYVAZOĞLU’ NUN “ BOZGUNDA FETİH RÜYASI “ YAHYA KEMAL’ İN BİYOGRAFİSİNİN ÇİZİLDİĞİ ROMAN...

BEŞİR AYVAZOĞLU’ NUN “ BOZGUNDA FETİH RÜYASI “  YAHYA KEMAL’ İN BİYOGRAFİSİNİN ÇİZİLDİĞİ ROMAN  ”Artık demir almak günü gelmişse zamandan , Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan ” . Yahya kemal’ den bahsedeceksek çok sevdiğim ‘  Sessiz Gemi ‘ şiirinden bir alıntı ile başlamak isterim.2 Aralık 1884 ‘te Üsküp ‘ te doğan Yahya kemal ,1 Kasım 1958 ‘ de İstanbul ‘ da vefat etmiştir. Türk şair ve yazarıdır. Asıl adı Ahmet Agah’ tır. Başlangıçta Sultan Abdülhamit’ e karşı muhaliflerin safında yer almış ve Paris’e gitmiştir. Orada Fransızca’ sını ilerlettikten sonra Siyasal Bilgiler Fakültesine girmiştir. 9 yıl sonra İstanbul’a dönmüştür. Beşir Ayvazoğlu ‘ Bozgunda Fetih Rüyası ‘ adlı romanında Yahya Kemal’ in biyografisini çizmiştir. Yahya kemal’ in Üsküp sevgisini, Selanik hayatını , Paris’ e gidişini, tekrar İsatanbul’ a dönüşünü, engin tarihi, edebibilgilerini, edebiyat görüşlerini, dil ve sanat anlayışını, aşkını bir bir dile getirmiştir. Tüm bunları kaleme dökerken Ayvazoğlu  Yahya K

Ahmet Hamdi Tanpınar " Huzur Romanı Üzerine" ...

Ahmet Hamdi Tanpınar" Huzur Romanı Üzerine"... (•‿•) Yeni Türk Edebiyatı nın  ilk profesörü olan Ahmet Hamdi Tanpınar ,  adeta Huzur  romanı ile huzursuzluğun  romanını çizmiştir.   Tanpınar ,   romanı dört bölüme ayırmış ve  bu   bölümlere  karakterlerinin    isimlerini  vermiştir.   Bu isimler sırasıyla  İhsan,  Nuran , Suat ve Mümtaz dır .   Roman,   İkinci Dünya Savaşı nın  başlamasında bir gün öncesinde, başlayıp   bitmiştir.   Binevi  huzur    İkinci Dünya Savaşı na   doğru   ilerleyen dünyanın , fırtına   öncesi   sessizliğinde    geçer.   Roman da  geçmiş  şimdiki   zamanda  yaşanmıştır .  Huzur   iyi  bir  aşk romanı    olmasının   yanında,  bir  düşünce romanıdır .   Roman  Batılılaşma,   Modernizm   ve   Nihlizm   üçgeninde  ulusal kimlik arayışı işlenmiştir.   Yerini ve kendini     arayan    topluma   ayna   tutmaya   çalışmıştır.  Roman da  verilmek   istene  düşünceler,  İhsan   karakteri ile   verilmiştir.   İhsan   Batı   eğitimi   almış,  çağcıl bir    Osmanl